Prof.Dr.Paşa Göktaş
Biyografi
Anasayfa Güncel Laboratuvar
Yazıları
Sağlık Sistemi
Yazıları
Sosyal Konular
Hakkında
Fenerbahçe
Hakkında
Güncel Ortamdan
Seçtiklerimiz
Bilimsel
Yazılar
Kongre
Bildirimleri
İletişim

Sağlık Sistemimizle İlgili Yazılar

Aspirin Direnç Testi
Yayınlanma Tarihi
KALP HASTALARINDA ASPİRİN TEDAVİSİNE DİRENCİN ÖLÇÜLMESİ
         Kalp Hastalarında Düşük Doz Aspirin Kullanımı
       Bilindiği üzere, kalp- damar hastalarında aterotrombotik olayları önlemek amacıyla yaygın olarak düşük doz aspirin tedavisi uygulanmaktadır.

         Aspirin Direnci Nedir ?
       Ancak uygulanan aspirin tedavisi belirli durumlarda etkinlik sağlayamamakta ve tedavide başarısızlık olabilmektedir.
       Klinik olarak aspirin direnci, aspirin kullanan hastalarda klinik aterotrombotik iskemik olayların önlenmesinde başarısız olunmasıdır.
       Laboratuvar olarak aspirin direnci ise, aspirin tedavisi sürmekte iken, trombosit fonksiyonlarına yönelik testlerde yeterli antitrombosit etkinliğin gösterilememesidir. Bu durum, klinik olarak önemli sonuçları olan bir durumdur. Bu hastalar, tekrarlayan kardiyovaskuler olaylar yönünden oldukça fazla risk altındadırlar.

          Aspirine Yanıtsızlığın Başlıca Nedenleri
       Bu nedenler şöylece sıralanabilir:
      1. Aspirin yeterli dozda verilmiyor olabilir. Ya da absorbsiyonu düşüktür veya da metabolize edilmesi hızlıdır.
      2. Trombositlerin kemik iliğinden salınımı fazla olabilir.
      3. Hiperkolesterolemi bir neden olabilir.
      4. Aşırı sigara içme, aşırı fiziksel egzersiz veya mental stres neden olabilir.
      5. Genetik faktörlere bağlı aspirin direnci olabilir.
      6. Diğer non-steroid antiinflamatuvar ilaçlar ( NSAIDS ) ile yarışmalı interferens (Ibufrofen, Indometazin gibi ).
      7. Trombosit aktivasyonunda alternatif yan yollar olabilir ( Aspirinle bloke edilemeyen )
      8. Diabetes mellitus da bir neden olabilir.

          Ölçüm Mekanizması Nasıldır ?
       Aspirin verildiği zaman,terapötik olarak COX-1 yolunu inhibe etmekte ve sonuç olarak Tromboksan A2 ( TxA2 ) üretimi azalmaktadır. Aspirin, bu aktivitenin % 95’inden fazlasını inhibe etmektedir. TxA2 üretiminin azalması, trombositlerin pıhtılaşma ( agregasyon) yeteneğini ve buna bağlı olarak da aterosklerotik arterlerde pıhtı olasılığını azaltmaktadır.
       Aspirin etkisine yanıtın değerlendirilmesi için TxA2 ölçümü pratik değildir. Çünkü TxA2’nin yarı ömrü çok kısadır. En iyisi, TxA2’ nin metabolize olmasından sonra idrar yoluyla atılan metabolit 11- dehidro Tromboksan B2’nin ölçülmesidir ( 11dh TxB2 ). Çünkü bu metabolit uzun yarılanma ömrüne sahiptir ve idrarda oldukça stabildir.
       İdrarda 11dhTxB2’ nin düşük düzeyleri, düşük TxA2 üretimini yansıtır. Yani aspirin tedavisi etkili demektir.
       İdrarda 11dhTxB2’ nin yüksek düzeyleri ise, yüksek TxA2 üretimini düşündürür, aspirin tedavisine yanıtsızlık söz konusudur.
       “ The HOPE” ( Eikelboom et al, 2002 ) ve “ The CHARISMA” ( Eikelboom et al, 2008 ) çalışmaları, aspirin doz ayarlaması yapılarak idrardaki 11dhTxB2 düzeylerinin değişebildiğini göstermiştir. Böylelikle felç, MI ve kardiyovasküler ölüm riskinin azaltılabileceği gösterilmiştir. Aspirin yanıtsızlığı ( direnci )’ nın, düşük doz aspirin tedavisi alan hastaların % 25- 30’ unda görüldüğübelirtilmektedir.

          Test Nasıl Yapılır ?
       Test, non- invaziv bir testtir. İdrardan bakılmaktadır. Bu test, ABD’de FDA onaylıdır ve yaygın olarak kullanılmaktadır.
        11dhTxB2 için %100 spesifik bir testtir.
        Klinik analizörlerde türbidimetrik yöntemle ölçümü yapılan ve kısa sürede sonuç alınabilen bir testtir.

          Aspirine Yanıtsızlık ( Direnç ) Varsa Ne Yapılmalıdır ?
       Buna ait algoritma, aşağıda belirtilmektedir


Güncel Ortamdan Seçtiklerimiz